Samuag
New member
Sanal galerilerin gerçekliğe dönüştüğü bir çağda yaşıyoruz. Dijital sanat giderek daha tanınan oluyor ve Nitelikli Fikri Tapu (NFT) sanatkarlar için daha fazla gelir getiren bir alan haline geliyor. Buna rağmen siber güvenlik ihmal edilebiliyor. Siber güvenlik şirketi ESET, dijital dünyada yaratıcılığın güvenlik olmadan bedele dönüşemeyeceğini, NFT’lerin de çalınabileceğini paylaşarak hem yaratıcıları tıpkı vakitte yatırım yapanları uyardı.
2022 yılında, NFT alanında birkaç siber güvenlik ihlali olayı yaşandı. En son akınlardan biri, Şubat 2022’de OpenSea’ye (bir NFT ticaret platformu) yapılan bir kimlik avı saldırısı yoluyla gerçekleşti. Bir siber hatalı, kullanıcılara bir mukavele imzalamaları ve cüzdanına kripto varlık göndermeleri için bir e-posta gönderdi. Çalınan toplam ölçü 1,7 milyon ABD dolarıydı. Ticaret platformlarından biri olan OpenSea’de de bir güvenlik açığı bulundu. Güvenlik açığı, NFT sanat yapıtlarının taban fiyatının %1’inden daha azına satılmasına imkan sağladı ve bu da yaratıcılar için meselelere niye oldu.
NFT’ler son vakit içinderda popülerlik kazandı. Son birkaç aydır NFT’ler hakkında hayli şey duyuyoruz. NFT sadece o modül için eşsiz olan bir evraka gömülü bir dijital data kesimidir. Tıpkı fizikî bir sanat yapıtı üzere, NFT’li dijital bir eser de kopyalanamaz. Kendi cinsinden yalnızca bir tane olması ona bedel katan özelliğidir. Bu modüller değiştirilemez. Tıpkı fizikî sanatın tıpkı kıymete sahip emsal bir yapıtla değiştirilemeyeceği üzere.
Bu yeni gelişme, sanat dünyasında ihtilal yaratma potansiyeline sahip. NFT’ler, bir sanat yapıtının dijital sahip olma sertifikası nazaranvi görür. Bir NFT sanat yapıtı oluşturulduktan daha sonra, bir blokzincir üzerinde jetona dönüştürülür. Bu, sanatkarın yarattığı modülün yasal olarak sahibi olduğunu deliller. Blokzincir inançlı olduğundan ve bu zincirin bilgisayar korsanlarının eline geçmesi güç olduğundan, sahipliğin takibi pek kolaydır. Bu, sanatkarın popülerlik kazanmasına ve sanatını dünyaya yaymasına yardımcı olur. Çevrim içi olan herkes, sanat yapıtını görüntüleyebilir, hatta paylaşabilir ve kopyalayabilir. Bu durumun emele aksi düştüğünü düşünebilirsiniz.
İşin püf noktası, NFT’yi satın almadığınız sürece, sahip olamazsınız. Tıpkı fizikî sanatta olduğu üzere, fotoğrafını çekebilir, hatta bir kopyasını bile yapabilirsiniz. Lakin orjinal modüle sertifika ile sahip değilseniz, kopyanız/fotoğrafınız orijinaliyle birebir kıymette değildir.
Bir NFT satın aldığınızda, o sanat yapıtına sahip olur ve onunla istediğinizi yapabilirsiniz. Lakin alıcı, uyarlama yahut çoğaltma hakkı üzere rastgele bir Fikri Mülkiyet Hakkına sahip değildir. Bu, yaratıcının münhasır hakkıdır. Dijital sanat yaratmak, sanatkarların bağlı olduğu hudutları ortadan kaldırır. Sanatkarlar artık daha özgür ve bağımsız çalışabilir. Kesimlerini hak ettiğine inandıkları fiyattan satma, satmadan evvel kaideleri belirleme ve epeyce daha fazlası üzere haklara sahiptirler. Ayrıyeten sanatlarını istedikleri üzere kiralama ve sergileme yetkisine de sahip olurlar. Ayrıyeten, sanatlarını pozisyon sınırlaması olmaksızın global olarak dağıtmaları da kolaylaşır.
Fakat her dijital gelişme riskleri de birlikteinde getirir. NFT’ler dijital ticaret platformlarında satılıyor. Bunlar çevrim içi mağazalara benzeri biçimde çalışır. Bu platformlardaki güvenlik açıkları, çoklukla geliştirme evrelerinde yetersiz güvenlik konularından kaynaklanır. Bu ihmaller, bir sefer fark edildiğinde hatalıların amacı haline gelir. Berbat maksatlı kod içeren bir sanat yapıtı yükleyebilir, insanların hesaplarını çalabilir yahut NFT’leri düşük bir fiyata alıp satarak kâr elde edebilirler.
Günümüzde yenilik ve yaratıcılığın hududu kalmadı. NFT’ler ve dijital sanat, ilerlemenin durdurulamayacağını kanıtlıyor. İlerleme var olmaya ve gelişmeye devam edecek. İlerlemenin olduğu yerde riskler de var. ESET, kuruluşundan bu yana 30 yılı aşkın bir müddetdir ilerlemeyi ve gelişmeyi koruyor. Dijital kullanıcıların güvenliği bir numaralı önceliktir; bu, geleceğe inançla adım atabilmemiz için kaydettiğimiz ilerlemenin korunduğundan emin olmak manasına gelir.
2022 yılında, NFT alanında birkaç siber güvenlik ihlali olayı yaşandı. En son akınlardan biri, Şubat 2022’de OpenSea’ye (bir NFT ticaret platformu) yapılan bir kimlik avı saldırısı yoluyla gerçekleşti. Bir siber hatalı, kullanıcılara bir mukavele imzalamaları ve cüzdanına kripto varlık göndermeleri için bir e-posta gönderdi. Çalınan toplam ölçü 1,7 milyon ABD dolarıydı. Ticaret platformlarından biri olan OpenSea’de de bir güvenlik açığı bulundu. Güvenlik açığı, NFT sanat yapıtlarının taban fiyatının %1’inden daha azına satılmasına imkan sağladı ve bu da yaratıcılar için meselelere niye oldu.
NFT’ler son vakit içinderda popülerlik kazandı. Son birkaç aydır NFT’ler hakkında hayli şey duyuyoruz. NFT sadece o modül için eşsiz olan bir evraka gömülü bir dijital data kesimidir. Tıpkı fizikî bir sanat yapıtı üzere, NFT’li dijital bir eser de kopyalanamaz. Kendi cinsinden yalnızca bir tane olması ona bedel katan özelliğidir. Bu modüller değiştirilemez. Tıpkı fizikî sanatın tıpkı kıymete sahip emsal bir yapıtla değiştirilemeyeceği üzere.
Bu yeni gelişme, sanat dünyasında ihtilal yaratma potansiyeline sahip. NFT’ler, bir sanat yapıtının dijital sahip olma sertifikası nazaranvi görür. Bir NFT sanat yapıtı oluşturulduktan daha sonra, bir blokzincir üzerinde jetona dönüştürülür. Bu, sanatkarın yarattığı modülün yasal olarak sahibi olduğunu deliller. Blokzincir inançlı olduğundan ve bu zincirin bilgisayar korsanlarının eline geçmesi güç olduğundan, sahipliğin takibi pek kolaydır. Bu, sanatkarın popülerlik kazanmasına ve sanatını dünyaya yaymasına yardımcı olur. Çevrim içi olan herkes, sanat yapıtını görüntüleyebilir, hatta paylaşabilir ve kopyalayabilir. Bu durumun emele aksi düştüğünü düşünebilirsiniz.
İşin püf noktası, NFT’yi satın almadığınız sürece, sahip olamazsınız. Tıpkı fizikî sanatta olduğu üzere, fotoğrafını çekebilir, hatta bir kopyasını bile yapabilirsiniz. Lakin orjinal modüle sertifika ile sahip değilseniz, kopyanız/fotoğrafınız orijinaliyle birebir kıymette değildir.
Bir NFT satın aldığınızda, o sanat yapıtına sahip olur ve onunla istediğinizi yapabilirsiniz. Lakin alıcı, uyarlama yahut çoğaltma hakkı üzere rastgele bir Fikri Mülkiyet Hakkına sahip değildir. Bu, yaratıcının münhasır hakkıdır. Dijital sanat yaratmak, sanatkarların bağlı olduğu hudutları ortadan kaldırır. Sanatkarlar artık daha özgür ve bağımsız çalışabilir. Kesimlerini hak ettiğine inandıkları fiyattan satma, satmadan evvel kaideleri belirleme ve epeyce daha fazlası üzere haklara sahiptirler. Ayrıyeten sanatlarını istedikleri üzere kiralama ve sergileme yetkisine de sahip olurlar. Ayrıyeten, sanatlarını pozisyon sınırlaması olmaksızın global olarak dağıtmaları da kolaylaşır.
Fakat her dijital gelişme riskleri de birlikteinde getirir. NFT’ler dijital ticaret platformlarında satılıyor. Bunlar çevrim içi mağazalara benzeri biçimde çalışır. Bu platformlardaki güvenlik açıkları, çoklukla geliştirme evrelerinde yetersiz güvenlik konularından kaynaklanır. Bu ihmaller, bir sefer fark edildiğinde hatalıların amacı haline gelir. Berbat maksatlı kod içeren bir sanat yapıtı yükleyebilir, insanların hesaplarını çalabilir yahut NFT’leri düşük bir fiyata alıp satarak kâr elde edebilirler.
Günümüzde yenilik ve yaratıcılığın hududu kalmadı. NFT’ler ve dijital sanat, ilerlemenin durdurulamayacağını kanıtlıyor. İlerleme var olmaya ve gelişmeye devam edecek. İlerlemenin olduğu yerde riskler de var. ESET, kuruluşundan bu yana 30 yılı aşkın bir müddetdir ilerlemeyi ve gelişmeyi koruyor. Dijital kullanıcıların güvenliği bir numaralı önceliktir; bu, geleceğe inançla adım atabilmemiz için kaydettiğimiz ilerlemenin korunduğundan emin olmak manasına gelir.