Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birlemiş Milletler (BM) Genel Heyeti’nde dünya önderlerine seslendi. Erdoğan, genel şura çıkışında koridorda Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı İrtibat Danışmanı Fahrettin Altun ve Bakan Murat Kurum’la ilerlediği sırada Reuters muhabiri Hatice Pamuk’un sorularını yanıtladı.
“O BİDEN, BEN DE ERDOĞAN’IM”
Selam vererek Pamuk’un yanına yaklaşan Erdoğan “Sor bakalım, ne soracaksın?” dedikten daha sonra Pamuk’un sorusunu dinledi. Evvel “Biden’la görüşmüş olmayı diler miydiniz?” sorusuna “Yoo, niçin?” yanıtı veren Erdoğan, daha sonrasında gelen “Biden’la başka ikili görüşme yapmak ister misiz?” sorusunu ise “O Biden, ben de Erdoğan’ım” formunda yanıtladı.
Erdoğan, ayrıyeten “F-16 konusunda senatörlerle konuştunuz mu?” formundaki soruyu “Olumlu konuşuyorlar, onaylayacaklar üzere görünüyor” diye yanıtladı.
‘ABD İLE İLGİLERİMİZ ÜLKÜ POZİSYONDADIR DİYEMEM’
Erdoğan dün PBS kanalına verdiği bir röportajda, ABD ile Türkiye içindeki alakayı kıymetlendirmiş ve şu kelamları söylemişti: “İdeal bir pozisyondadır diyemem. Zira bizim şu anda Amerika’yla dış ticaret hacmimizin buralarda olmaması lazım. Bizim Sayın Trump devrinde de belirlediğimiz bir sayı vardı, ‘100 milyar doları bulmalıyız’ demiştik. Fakat maalesef şu anda epey fazlaca gerilerdeyiz. Savunma endüstrini düzgün bir yere taşımamız lazım.
İşte örneğin bizim F-16 sıkıntımız var. Biz sizden F-16 almışız. Artık sizden F-16 aldığımıza göre bunun gerisinin gelmesi lazım. Ancak burada siyasi yaklaşımla karar vererek F-16 konusunda Türkiye’ye hala bir yaptırım uygulama yoluna gitmek iki dost ülke için fazlaca yanlış bir şey. En son Sayın Biden, bunu çözme noktasında bana yemin etti. Şu anda Biden’ın buna olumlu baktığını biliyorum. Hatta Cumhuriyetçilerle de görüşmelerimiz oldu, onlar da buna olumlu bakacaklarını söylemiş olduler. Artık F-16 konusunda şayet biz Amerika’dan istediğimiz neticeyi alamazsak ne yapacağız? Başımızın devasına bakacağız.
Siz kalkıp da Yunanistan’a F-16 konusunda her türlü takviyesi vereceksiniz, orada üsler kuracaksınız lakin Türkiye üzere NATO’daki dost ülkeye ve birinci 5 içerisinde NATO’da her türlü dayanağı veren ülkeye bu takviyesi vermeyeceksiniz. Bu durumda Türkiye’nin yapacağı iş de başının dermanına bakmaktır. Yoksa bunun haricinde bizim Amerika’yla problemimiz yok.”
“O BİDEN, BEN DE ERDOĞAN’IM”
Selam vererek Pamuk’un yanına yaklaşan Erdoğan “Sor bakalım, ne soracaksın?” dedikten daha sonra Pamuk’un sorusunu dinledi. Evvel “Biden’la görüşmüş olmayı diler miydiniz?” sorusuna “Yoo, niçin?” yanıtı veren Erdoğan, daha sonrasında gelen “Biden’la başka ikili görüşme yapmak ister misiz?” sorusunu ise “O Biden, ben de Erdoğan’ım” formunda yanıtladı.
Erdoğan, ayrıyeten “F-16 konusunda senatörlerle konuştunuz mu?” formundaki soruyu “Olumlu konuşuyorlar, onaylayacaklar üzere görünüyor” diye yanıtladı.
‘ABD İLE İLGİLERİMİZ ÜLKÜ POZİSYONDADIR DİYEMEM’
Erdoğan dün PBS kanalına verdiği bir röportajda, ABD ile Türkiye içindeki alakayı kıymetlendirmiş ve şu kelamları söylemişti: “İdeal bir pozisyondadır diyemem. Zira bizim şu anda Amerika’yla dış ticaret hacmimizin buralarda olmaması lazım. Bizim Sayın Trump devrinde de belirlediğimiz bir sayı vardı, ‘100 milyar doları bulmalıyız’ demiştik. Fakat maalesef şu anda epey fazlaca gerilerdeyiz. Savunma endüstrini düzgün bir yere taşımamız lazım.
İşte örneğin bizim F-16 sıkıntımız var. Biz sizden F-16 almışız. Artık sizden F-16 aldığımıza göre bunun gerisinin gelmesi lazım. Ancak burada siyasi yaklaşımla karar vererek F-16 konusunda Türkiye’ye hala bir yaptırım uygulama yoluna gitmek iki dost ülke için fazlaca yanlış bir şey. En son Sayın Biden, bunu çözme noktasında bana yemin etti. Şu anda Biden’ın buna olumlu baktığını biliyorum. Hatta Cumhuriyetçilerle de görüşmelerimiz oldu, onlar da buna olumlu bakacaklarını söylemiş olduler. Artık F-16 konusunda şayet biz Amerika’dan istediğimiz neticeyi alamazsak ne yapacağız? Başımızın devasına bakacağız.
Siz kalkıp da Yunanistan’a F-16 konusunda her türlü takviyesi vereceksiniz, orada üsler kuracaksınız lakin Türkiye üzere NATO’daki dost ülkeye ve birinci 5 içerisinde NATO’da her türlü dayanağı veren ülkeye bu takviyesi vermeyeceksiniz. Bu durumda Türkiye’nin yapacağı iş de başının dermanına bakmaktır. Yoksa bunun haricinde bizim Amerika’yla problemimiz yok.”