Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları şöyleki:
“Gaziantep’teki elim kazada hayatını kaybeden vatandaşlara Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Aldığım resmi sayısı söylüyorum, şu anda karşımda 50 bini aşkın Manisalı var. Tarihin, medeniyetin, üretimin kenti, efelerin, zeybeklerin, yiğitlerin diyarı Manisa’yı özlemişiz. Fatih, Manisa’da aldığı eğitimle İstanbul’u fethetmişti.
Türkiye’yi dünyanın siyasi ve ekonomik olarak en kuvvetli devletleri ortasına sokmaya kararlıyız. Türkiye’de bizden öteki çeyrek, yarım asır daha sonrasına ışık tutan vizyon inşası peşinde koşan, programlarını, projelerini çalışan kimse bakılırsamezsiniz. Biz bu millete aşığız. Biz bu ülkeyi seviyoruz. Bu millete ve ülkeye hizmet etmeyi en büyük beşeri rütbe olarak görüyoruz. Bunun için çalışıp çaba ediyoruz. Emeklerimizin karşılığını daima bir arada alacağımız günlere giriyoruz. Ataklara, tuzaklara karşı uğraşımızı bugünler için verdik.
Eğitimden sıhhate, adaletten güce, ülkemizin alt yapısını bugünler için kurduk. Ekonomik, toplumsal, diplomatik gücünü bugünler için inşa ettik. Eğitimde bugün 81 vilayetimizin tamamında üniversite var ise boşuna değil. misyona geldik 76 üniversite vardı, artık 208 üniversitemiz var. Üniversitenin olmadığı vilayet yok.
Sağlıkta 19 tane kent hastanemiz var. Eğitim araştırma hastanemizin olmadığı vilayet, ilçe yok. Bu bir şeyi gösteriyor. Bu takım milletine aşık. Biz aşk ile koşan yorulmaz diyerek bu yolda yürüdük. Dünyanın kriz üstüne kriz yaşadığı devirde ülkemiz amacına kararlılıkla yürüyorsa bu sayededir. Aşkımızdan sıkıntılıyız biz, bu milletin dertlisiyiz.
Sağlıkta 19 tane kent hastanemiz var. Eğitim araştırma hastanemizin olmadığı vilayet, ilçe yok. Bu bir şeyi gösteriyor. Bu takım milletine aşık. Biz aşk ile koşan yorulmaz diyerek bu yolda yürüdük. Dünyanın kriz üstüne kriz yaşadığı periyotta ülkemiz amacına kararlılıkla yürüyorsa bu sayededir. Aşkımızdan sıkıntılıyız biz, bu milletin dertlisiyiz.
Biz Türkiye’nin geçmişi değil geleceğiyiz. Biz milletimizin hizmetkarı değil, umuduyuz. Biz ülkemiz ve milletimizin hayallerini gerçeğe dönüştürmeye talibiz. Bunun için gereken program, projeleri hazırlayan yalnızca biz varız.
Karşımızdakiler milletimize geleceği değil yalnızca eski Türkiye’yi vaat ediyorlar. Siyasi istikrar, kuvvetli iktidar, aktif hizmet peşinde koşmak yerine, koalisyonların, krizlerin güzellemesini yapıyorlar. Buradan sizlere elinizi vicdanınıza koyarak hafızanızı yoklayarak karşılaştırmalar yapmanızı istiyorum. İstenen eğitim alınabilen bir Türkiye inşa ettik. Onların düzgün dediği Türkiye üst üste yığılı biçimde eğitim alınan bir Türkiye’ydi. Biz kent, devlet, özel hastaneleriyle en üst düzeyde hizmet alacağı bir Türkiye inşa ettik. Onları uygun dediği Türkiye güzel girenin hasta çıktığı, bir kutu ilaç bulunmayan bir Türkiye’ydi. Savaş Ay’ın programında Kılıçdaroğlu kuzu kuzu oturuyordu. Ay’ın sorduğu soruların karşılığını alamıyordu. Hatası Kılıçdaroğlu bu biçimdeın başbakanına attı. Bak biz devlet yönetiyoruz. 19 kent hastanesi, yüzlerce hastanemiz var.
Biz terör örgütleriyle çabamızı oluşturduğumuz inançlı bölgelerle hudutlarımızın dışına taşıdık. Teröristler kaçıyor, biz kovalıyoruz. Onların uygun dediği Türkiye bir köyden ötekine sağ sağlim gitmenin güç olduğu bir Türkiye’ydi. Biz otoyol, havalimanı, süratli trenlerle donatarak ulaşımın süratli olduğu Türkiye inşa ettik.
İşte İstanbul-İzmir, 6,5 saatten 3 saat 15 dakikaya düştü. Manisa-İzmir Sabuncubeli Tüneli’ni kim yaptı. Evvelden Manisa-İzmir ne kadar uzaklıktı, tünelle bu kadar kısaldı.
Biz sanayimizi her alanda kendimizle birlikte tüm dünyaya üretim yapacak düzeye getiren, kendi arabasını üretecek kabiliyete kavuşturan bir Türkiye inşa ettik. Bu yılın sonunda inşallah kendi arabamızı üretiyoruz. Onların düzgün dediği Türkiye endüstrileşme ismine Anıtkabir’in bayrak direğinin ipini üreten bir Türkiye’ydi.
Savunma endüstrimiz yüzde 80 yerli hale geldi. İstiklal ve istikbalimizi garanti altına alan Türkiye inşa ettik. İHA’larımız ,SİHA’larımız, Akıncılarımız var. Terör örgütlerini bunlarla inlerinde vuruyoruz. Bu teröristleri rahatsız ediyor. Bay Kemal’i de rahatsız ediyor. Onların düzgün dediği Türkiye geleceğe bırakın itimatla bakmayı en temel askeri gereksinimlerini karşılamak için rekabet ettiği ülkelerden medet uman bir ülkeydi.
Bu ülke toplu iğne bile üretemiyordu. Tüfek, İHA, SİHA, Akıncı uçaklarını biz üretiyoruz.
İzmir yıkılmış mıydı? Bergama, Bornova ne biçimdeydi, aylar ortasında bir daha inşa ettik mi? Van sarsıntısında her yer yerle yeksan olmuştu, Bingöl sarsıntısında her yer yerle yeksan olmuştu, biz inşa ettik mi? Gölcük’te Sakarya’da CHP’nin iktidarında maalesef aylar geçti buralar inşa edilemedi. Biz geldik buraları inşa ettik. Bunların yeterli dediği Türkiye 99 sarsıntısında aylarca yıkıntılara dahi ulaşamayan bir Türkiye’ydi.
Onların yeterli dediği Türkiye, verimsiz ve kurak topraklarda yalnızca kendi muhtaçlığını karşılamaya çalışan, alternatifini bulanın toprağını terk edip geçimini öbür işlerde arayan Türkiye’ydi.
Biz siyasi, diplomatik ve askeri gücüyle dünyanın hürmetini kazanmış, bölgesinde çıkarlarını savunan, dostlarının umudu hale gelmiş Türkiye inşa ettik. 2 gün evvel Ukrayna’da bir hafta evvel Soçi’deydim. neden, dünya barışını tesis edelim diye. Bu ülkede savaş için uğraş edenler yok mu? Var. Onların kim olduğunu çok yeterli biliyoruz. Manisa onlara 2023 Haziran’ında ders vermeye hazır mı?
Son dakika haberinin detayları hazırlanıyor…
“Gaziantep’teki elim kazada hayatını kaybeden vatandaşlara Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Aldığım resmi sayısı söylüyorum, şu anda karşımda 50 bini aşkın Manisalı var. Tarihin, medeniyetin, üretimin kenti, efelerin, zeybeklerin, yiğitlerin diyarı Manisa’yı özlemişiz. Fatih, Manisa’da aldığı eğitimle İstanbul’u fethetmişti.
Türkiye’yi dünyanın siyasi ve ekonomik olarak en kuvvetli devletleri ortasına sokmaya kararlıyız. Türkiye’de bizden öteki çeyrek, yarım asır daha sonrasına ışık tutan vizyon inşası peşinde koşan, programlarını, projelerini çalışan kimse bakılırsamezsiniz. Biz bu millete aşığız. Biz bu ülkeyi seviyoruz. Bu millete ve ülkeye hizmet etmeyi en büyük beşeri rütbe olarak görüyoruz. Bunun için çalışıp çaba ediyoruz. Emeklerimizin karşılığını daima bir arada alacağımız günlere giriyoruz. Ataklara, tuzaklara karşı uğraşımızı bugünler için verdik.
Eğitimden sıhhate, adaletten güce, ülkemizin alt yapısını bugünler için kurduk. Ekonomik, toplumsal, diplomatik gücünü bugünler için inşa ettik. Eğitimde bugün 81 vilayetimizin tamamında üniversite var ise boşuna değil. misyona geldik 76 üniversite vardı, artık 208 üniversitemiz var. Üniversitenin olmadığı vilayet yok.
Sağlıkta 19 tane kent hastanemiz var. Eğitim araştırma hastanemizin olmadığı vilayet, ilçe yok. Bu bir şeyi gösteriyor. Bu takım milletine aşık. Biz aşk ile koşan yorulmaz diyerek bu yolda yürüdük. Dünyanın kriz üstüne kriz yaşadığı devirde ülkemiz amacına kararlılıkla yürüyorsa bu sayededir. Aşkımızdan sıkıntılıyız biz, bu milletin dertlisiyiz.
Sağlıkta 19 tane kent hastanemiz var. Eğitim araştırma hastanemizin olmadığı vilayet, ilçe yok. Bu bir şeyi gösteriyor. Bu takım milletine aşık. Biz aşk ile koşan yorulmaz diyerek bu yolda yürüdük. Dünyanın kriz üstüne kriz yaşadığı periyotta ülkemiz amacına kararlılıkla yürüyorsa bu sayededir. Aşkımızdan sıkıntılıyız biz, bu milletin dertlisiyiz.
Biz Türkiye’nin geçmişi değil geleceğiyiz. Biz milletimizin hizmetkarı değil, umuduyuz. Biz ülkemiz ve milletimizin hayallerini gerçeğe dönüştürmeye talibiz. Bunun için gereken program, projeleri hazırlayan yalnızca biz varız.
Karşımızdakiler milletimize geleceği değil yalnızca eski Türkiye’yi vaat ediyorlar. Siyasi istikrar, kuvvetli iktidar, aktif hizmet peşinde koşmak yerine, koalisyonların, krizlerin güzellemesini yapıyorlar. Buradan sizlere elinizi vicdanınıza koyarak hafızanızı yoklayarak karşılaştırmalar yapmanızı istiyorum. İstenen eğitim alınabilen bir Türkiye inşa ettik. Onların düzgün dediği Türkiye üst üste yığılı biçimde eğitim alınan bir Türkiye’ydi. Biz kent, devlet, özel hastaneleriyle en üst düzeyde hizmet alacağı bir Türkiye inşa ettik. Onları uygun dediği Türkiye güzel girenin hasta çıktığı, bir kutu ilaç bulunmayan bir Türkiye’ydi. Savaş Ay’ın programında Kılıçdaroğlu kuzu kuzu oturuyordu. Ay’ın sorduğu soruların karşılığını alamıyordu. Hatası Kılıçdaroğlu bu biçimdeın başbakanına attı. Bak biz devlet yönetiyoruz. 19 kent hastanesi, yüzlerce hastanemiz var.
Biz terör örgütleriyle çabamızı oluşturduğumuz inançlı bölgelerle hudutlarımızın dışına taşıdık. Teröristler kaçıyor, biz kovalıyoruz. Onların uygun dediği Türkiye bir köyden ötekine sağ sağlim gitmenin güç olduğu bir Türkiye’ydi. Biz otoyol, havalimanı, süratli trenlerle donatarak ulaşımın süratli olduğu Türkiye inşa ettik.
İşte İstanbul-İzmir, 6,5 saatten 3 saat 15 dakikaya düştü. Manisa-İzmir Sabuncubeli Tüneli’ni kim yaptı. Evvelden Manisa-İzmir ne kadar uzaklıktı, tünelle bu kadar kısaldı.
Biz sanayimizi her alanda kendimizle birlikte tüm dünyaya üretim yapacak düzeye getiren, kendi arabasını üretecek kabiliyete kavuşturan bir Türkiye inşa ettik. Bu yılın sonunda inşallah kendi arabamızı üretiyoruz. Onların düzgün dediği Türkiye endüstrileşme ismine Anıtkabir’in bayrak direğinin ipini üreten bir Türkiye’ydi.
Savunma endüstrimiz yüzde 80 yerli hale geldi. İstiklal ve istikbalimizi garanti altına alan Türkiye inşa ettik. İHA’larımız ,SİHA’larımız, Akıncılarımız var. Terör örgütlerini bunlarla inlerinde vuruyoruz. Bu teröristleri rahatsız ediyor. Bay Kemal’i de rahatsız ediyor. Onların düzgün dediği Türkiye geleceğe bırakın itimatla bakmayı en temel askeri gereksinimlerini karşılamak için rekabet ettiği ülkelerden medet uman bir ülkeydi.
Bu ülke toplu iğne bile üretemiyordu. Tüfek, İHA, SİHA, Akıncı uçaklarını biz üretiyoruz.
İzmir yıkılmış mıydı? Bergama, Bornova ne biçimdeydi, aylar ortasında bir daha inşa ettik mi? Van sarsıntısında her yer yerle yeksan olmuştu, Bingöl sarsıntısında her yer yerle yeksan olmuştu, biz inşa ettik mi? Gölcük’te Sakarya’da CHP’nin iktidarında maalesef aylar geçti buralar inşa edilemedi. Biz geldik buraları inşa ettik. Bunların yeterli dediği Türkiye 99 sarsıntısında aylarca yıkıntılara dahi ulaşamayan bir Türkiye’ydi.
Onların yeterli dediği Türkiye, verimsiz ve kurak topraklarda yalnızca kendi muhtaçlığını karşılamaya çalışan, alternatifini bulanın toprağını terk edip geçimini öbür işlerde arayan Türkiye’ydi.
Biz siyasi, diplomatik ve askeri gücüyle dünyanın hürmetini kazanmış, bölgesinde çıkarlarını savunan, dostlarının umudu hale gelmiş Türkiye inşa ettik. 2 gün evvel Ukrayna’da bir hafta evvel Soçi’deydim. neden, dünya barışını tesis edelim diye. Bu ülkede savaş için uğraş edenler yok mu? Var. Onların kim olduğunu çok yeterli biliyoruz. Manisa onlara 2023 Haziran’ında ders vermeye hazır mı?
Son dakika haberinin detayları hazırlanıyor…