Çeşitli programlara kapsamında gittiği Gaziantep’te, partisinin Genişletilmiş Vilayet İstişare Meclisi Toplantısı’na katılan AK Parti Başkanvekili Numan Kurtulmuş, yaptığı konuşmada gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.
Teşkilat olarak önemli bir hazırlık yaptıklarını belirten Kurtulmuş, AK Parti’nin 4 temel özelliğinin olduğunu belirterek, şu biçimde konuştu:
“Bunlardan birini kaybedersek yolumuz kaybederiz. AK Parti yalnızca bir siyasi partinin ismi değildir. AK Parti büyük bir dava hareketinin ismidir. Büyük bir davanın bugünkü temsilcisidir. Davamızın iki temel ayağı vardır. Birisi içeride 84 milyona karşı olan sorumluluğumuz ve görevimiz. Yani bir daha kuvvetli bir Türkiye’yi kurabilmektir. Bunun için canla başla çalışmaktır. Bu ayağımız sağlam biçimde yere basıyor. Davası büyük ve kuvvetli Türkiye olan, Türkiye’de savunma endüstrisini kurabilir, bir daha ulusal bedeller üzerine yükselişimizi sağlayabilir, Akdeniz ve Karadeniz’de petrol bulur. Birçok yıllardır yapılamaz dediğimiz şeyleri bugün yapar. Türkiye’nin arabasını TOGG’u gerçekleştirir. Davası bir daha kuvvetli Türkiye olanlar, Ayasofya’yı ibadete açarak Müslüman milletin kıyamete kadar burada kalmasını sağlar. Karabağ’ın Ermeni işgalinden kurtulması için Azerbaycan’a takviye verir ve Türkiye’nin Kafkaslarda bir daha güçle olmasını sağlar.”
İkinci ayağının, dünyada bütün beşerler için adaletin, hakkaniyetin, hatta hukuka uygun bir dünya sisteminin kurulması için çaba edebilmek olduğuna işaret eden Kurtulmuş, Türkiye’nin dünyadaki mazlumların umudu olduğunu söylemiş oldu.
Türkiye’de ve dünyada her vakit mazlumun ve hakkın yanında yer alacaklarını belirten Kurtulmuş, “bu biçimde bir davaya sahip olursanız Birleşmiş Milletlerde ‘dünya beşten büyüktür’ diyerek bütün dünyanın hükümranlarına posta koyarsınız. Onlara karşı elinizi masaya koyarsınız. Artık Gaziantep’te 500 bin Suriyeli kardeşimiz var. Şayet bir daha kuvvetli Türkiye davası için çalışan takım iş başında olmasaydı bu garip Suriyeliler nereye gidecekti? Siz aş verdiniz, ekmeğinizi ve suyunuzu bölüştünüz. Şayet Türkiye olmasaydı onlar biliyor ki gidecek hiç bir yerleri yok. Orada tahminen vefat kamplarında toplanarak milyonlarca öldürüldüğü üzere buraya gelen kardeşlerimizde öldürülecekti. ‘Davanız nedir’ sorusunu bir daha büyük Türkiye’yi kurmak, hakkaniyetli ve adil bir dünyanın için çaba etmek halinde özetleyebiliriz.” sözlerini kullandı.
AK Parti’nin yalnızca geçmişin değil geleceğin de partisi olduğunu söyleyen Kurtulmuş, şunları kaydetti:
“20 yılda Türkiye’de 70 yılda yapılmayanları yaptık mı? Yaptık. Biz yalnızca geçmiş başarılarımızı konuşup, geçmişte yapılanları anlatan bir hareket değiliz. Türkiye’nin geleceğine ait amaçları ortaya koyuyoruz. 2023, 2053 ve 2071 gayelerinden bahsediyoruz. Bu gayelerin hepsi Türkiye’nin ortak ulusal amaçlarıdır. Biri Cumhuriyetimizin 100 yıl dönümü, biri İstanbul’un fethinin yıl dönümü birisi de Anadolu’nun bizlere, cetlerimize, milletimize açılma tarihinin yıl dönümü. ‘niçin şimdiye kadar öteki partilerin, siyasi takımların aklına gelmedi de sizin aklınıza geldi, 2023, 2053 ve 2071’ dediniz. Karşılık son derece sıradantir; zira biz kökü mazide olan partiyiz, köklerimiz üzerine bir daha yeşermeye devam ediyoruz.”
Kurtulmuş, AK Parti’nin bir kümenin, seçkinin grubun, sınıfın, bölgenin, etnik yapının partisi olmadığı, 84 milyonluk Türkiye’nin partisi ve Türkiye’den umut besleyen milyonlarca insanın partisi olduğunu kaydederek AK Parti’nin herkesi kucaklayacak ve toparlayacak güce sahip olduğunu söylemiş oldu.
“AK PARTİ DEVLETİN PARTİSİ DEĞİL”
“Bizim kitabımızda insanları ayırmak yazmaz, Türk’tür, Kürt’tür, Arap’tır diye insanları etnik kökenlerine, mezheplere nazaran ayırmak yazmaz. İnsanların kılık, kıyafetlerine, başının açıklığına yahut kapalılığına bakılırsa ayırmak yazmaz.” diyen Kurtulmuş, AK Parti’nin devlet partisi olmadığını kaydetti.
Numan Kurtulmuş, kelamlarını şöyleki sürdürdü:
“AK Parti devletin partisi değil, milletin oylarıyla verdiği yetkiyle devleti yöneten bir millet partisidir. Biz milletin partisi olduğumuz için 27 Nisan muhtırasına AK Parti direnebilmiş ve devlet ismine devletteki güçlerini kullanarak siyasete taraf vermek isteyenlere pabuç bırakmamıştır. Devlet partisi demek milletin nasıl kıyafet gibir dahaceğine, hatta nasıl müzik dinleyeceklerine karar veren bir partidir. Türkiye geçmişte bunları gördü mü? Gidin Gaziantep’te annelerinize, ninelerinize sorun. 18 sene ‘tanrı uludur’ diye ezan sesini bu millete dinlettiler. Yakın vakit içindera kadar bu millete zulümler yapıldı mı, 28 Şubat’ta bu 6 parti bir de görünmez var 7 parti, bir ortaya gelecekler ve 28 Şubat’ta bir deklarasyon yayınlayacaklar. Ümit ediyorum ki 28 Şubat eleştirisi de yapsınlar. 28 Şubat’ta bu milletin enselerinde nasıl boza pişirildiğini, bunun nasıl bir antidemokratik uygulama olduğunu bir sefer daha hatırlasınlar.”
“ASLANIN AĞZINDADIR”
Geldikleri yerin, gelinen noktaların ve gidilecek amaçların unutulmaması gerektiğinin kaydeden Kurtulmuş, konuşmasını, “Çok fazla bir süre kalmadı. Haziran 2023’e kadar çabayla çalışmak için kararlılık sizdedir, gayret sizindir. Mahalle mahalle, köy köy, kasaba kasaba, sokak sokak dolaşarak sorunumuzu anlatacağız. 2023 seçimleri açık söylüyorum, aslanın ağzındadır. Bunun için hayli kuvvetli çalışmak zorundayız. Hani diyorlar ya, zannedersin ki kendileri birinci parti olmuş. Şu anda bütün kamuoyu anketlerinde AK Parti açık orta birinci partidir, en yakın rakibinden 10-12 puan öndedir. Çok şükür durum bu biçimdedir. Lakin 50+1 gerekiyor, her gün artı 1 alarak yolumuza devam edeceğiz. Her gün yeni arkadaşlar, beşerler kazanacağız. Beşerler siyasette muvaffakiyete oy verir, siyasette hizmet yapanlara oy verir. Lakin beşerler oy verirken akıllarıyla hareket ettiği kadar gönülleriyle de hareket eder” kelamları ile tamamladı.
Teşkilat olarak önemli bir hazırlık yaptıklarını belirten Kurtulmuş, AK Parti’nin 4 temel özelliğinin olduğunu belirterek, şu biçimde konuştu:
“Bunlardan birini kaybedersek yolumuz kaybederiz. AK Parti yalnızca bir siyasi partinin ismi değildir. AK Parti büyük bir dava hareketinin ismidir. Büyük bir davanın bugünkü temsilcisidir. Davamızın iki temel ayağı vardır. Birisi içeride 84 milyona karşı olan sorumluluğumuz ve görevimiz. Yani bir daha kuvvetli bir Türkiye’yi kurabilmektir. Bunun için canla başla çalışmaktır. Bu ayağımız sağlam biçimde yere basıyor. Davası büyük ve kuvvetli Türkiye olan, Türkiye’de savunma endüstrisini kurabilir, bir daha ulusal bedeller üzerine yükselişimizi sağlayabilir, Akdeniz ve Karadeniz’de petrol bulur. Birçok yıllardır yapılamaz dediğimiz şeyleri bugün yapar. Türkiye’nin arabasını TOGG’u gerçekleştirir. Davası bir daha kuvvetli Türkiye olanlar, Ayasofya’yı ibadete açarak Müslüman milletin kıyamete kadar burada kalmasını sağlar. Karabağ’ın Ermeni işgalinden kurtulması için Azerbaycan’a takviye verir ve Türkiye’nin Kafkaslarda bir daha güçle olmasını sağlar.”
İkinci ayağının, dünyada bütün beşerler için adaletin, hakkaniyetin, hatta hukuka uygun bir dünya sisteminin kurulması için çaba edebilmek olduğuna işaret eden Kurtulmuş, Türkiye’nin dünyadaki mazlumların umudu olduğunu söylemiş oldu.
Türkiye’de ve dünyada her vakit mazlumun ve hakkın yanında yer alacaklarını belirten Kurtulmuş, “bu biçimde bir davaya sahip olursanız Birleşmiş Milletlerde ‘dünya beşten büyüktür’ diyerek bütün dünyanın hükümranlarına posta koyarsınız. Onlara karşı elinizi masaya koyarsınız. Artık Gaziantep’te 500 bin Suriyeli kardeşimiz var. Şayet bir daha kuvvetli Türkiye davası için çalışan takım iş başında olmasaydı bu garip Suriyeliler nereye gidecekti? Siz aş verdiniz, ekmeğinizi ve suyunuzu bölüştünüz. Şayet Türkiye olmasaydı onlar biliyor ki gidecek hiç bir yerleri yok. Orada tahminen vefat kamplarında toplanarak milyonlarca öldürüldüğü üzere buraya gelen kardeşlerimizde öldürülecekti. ‘Davanız nedir’ sorusunu bir daha büyük Türkiye’yi kurmak, hakkaniyetli ve adil bir dünyanın için çaba etmek halinde özetleyebiliriz.” sözlerini kullandı.
AK Parti’nin yalnızca geçmişin değil geleceğin de partisi olduğunu söyleyen Kurtulmuş, şunları kaydetti:
“20 yılda Türkiye’de 70 yılda yapılmayanları yaptık mı? Yaptık. Biz yalnızca geçmiş başarılarımızı konuşup, geçmişte yapılanları anlatan bir hareket değiliz. Türkiye’nin geleceğine ait amaçları ortaya koyuyoruz. 2023, 2053 ve 2071 gayelerinden bahsediyoruz. Bu gayelerin hepsi Türkiye’nin ortak ulusal amaçlarıdır. Biri Cumhuriyetimizin 100 yıl dönümü, biri İstanbul’un fethinin yıl dönümü birisi de Anadolu’nun bizlere, cetlerimize, milletimize açılma tarihinin yıl dönümü. ‘niçin şimdiye kadar öteki partilerin, siyasi takımların aklına gelmedi de sizin aklınıza geldi, 2023, 2053 ve 2071’ dediniz. Karşılık son derece sıradantir; zira biz kökü mazide olan partiyiz, köklerimiz üzerine bir daha yeşermeye devam ediyoruz.”
Kurtulmuş, AK Parti’nin bir kümenin, seçkinin grubun, sınıfın, bölgenin, etnik yapının partisi olmadığı, 84 milyonluk Türkiye’nin partisi ve Türkiye’den umut besleyen milyonlarca insanın partisi olduğunu kaydederek AK Parti’nin herkesi kucaklayacak ve toparlayacak güce sahip olduğunu söylemiş oldu.
“AK PARTİ DEVLETİN PARTİSİ DEĞİL”
“Bizim kitabımızda insanları ayırmak yazmaz, Türk’tür, Kürt’tür, Arap’tır diye insanları etnik kökenlerine, mezheplere nazaran ayırmak yazmaz. İnsanların kılık, kıyafetlerine, başının açıklığına yahut kapalılığına bakılırsa ayırmak yazmaz.” diyen Kurtulmuş, AK Parti’nin devlet partisi olmadığını kaydetti.
Numan Kurtulmuş, kelamlarını şöyleki sürdürdü:
“AK Parti devletin partisi değil, milletin oylarıyla verdiği yetkiyle devleti yöneten bir millet partisidir. Biz milletin partisi olduğumuz için 27 Nisan muhtırasına AK Parti direnebilmiş ve devlet ismine devletteki güçlerini kullanarak siyasete taraf vermek isteyenlere pabuç bırakmamıştır. Devlet partisi demek milletin nasıl kıyafet gibir dahaceğine, hatta nasıl müzik dinleyeceklerine karar veren bir partidir. Türkiye geçmişte bunları gördü mü? Gidin Gaziantep’te annelerinize, ninelerinize sorun. 18 sene ‘tanrı uludur’ diye ezan sesini bu millete dinlettiler. Yakın vakit içindera kadar bu millete zulümler yapıldı mı, 28 Şubat’ta bu 6 parti bir de görünmez var 7 parti, bir ortaya gelecekler ve 28 Şubat’ta bir deklarasyon yayınlayacaklar. Ümit ediyorum ki 28 Şubat eleştirisi de yapsınlar. 28 Şubat’ta bu milletin enselerinde nasıl boza pişirildiğini, bunun nasıl bir antidemokratik uygulama olduğunu bir sefer daha hatırlasınlar.”
“ASLANIN AĞZINDADIR”
Geldikleri yerin, gelinen noktaların ve gidilecek amaçların unutulmaması gerektiğinin kaydeden Kurtulmuş, konuşmasını, “Çok fazla bir süre kalmadı. Haziran 2023’e kadar çabayla çalışmak için kararlılık sizdedir, gayret sizindir. Mahalle mahalle, köy köy, kasaba kasaba, sokak sokak dolaşarak sorunumuzu anlatacağız. 2023 seçimleri açık söylüyorum, aslanın ağzındadır. Bunun için hayli kuvvetli çalışmak zorundayız. Hani diyorlar ya, zannedersin ki kendileri birinci parti olmuş. Şu anda bütün kamuoyu anketlerinde AK Parti açık orta birinci partidir, en yakın rakibinden 10-12 puan öndedir. Çok şükür durum bu biçimdedir. Lakin 50+1 gerekiyor, her gün artı 1 alarak yolumuza devam edeceğiz. Her gün yeni arkadaşlar, beşerler kazanacağız. Beşerler siyasette muvaffakiyete oy verir, siyasette hizmet yapanlara oy verir. Lakin beşerler oy verirken akıllarıyla hareket ettiği kadar gönülleriyle de hareket eder” kelamları ile tamamladı.