Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu, partisinin Sivil Toplum ve Halkla Bağlantılar Başkanlığı tarafınca düzenlenen “Sokak İktisadı Meseleleri ve Tahlil Yolları” isimli çalıştayda konuştu.
“Açık alınları, bereketli elleri ve kocaman yürekleriyle sokaklarımızda helal rızkın eforunu sürdüren bedelli sokak işçileri, işportacıları, kâğıt toplayıcıları…” diyerek konuşmasına başlayan Davutoğlu, “Sokak işçileri, bu onurlu beşerler anormallik mi? Tasfiye edilmesi gereken bir marjinal küme mu? Yoksa yolsuzluk çarkları içerisinde bir gecede milyarder olanların olduğu bu dünyada helal rızık kazanmak için tüm gün çalışan onurlu insanların faaliyet alanı mı” dedi.
Davutoğlu ayrıyeten merasim daha sonrasında kendisine armağan edilen Atatürk imzalı kalpağı da giydi.
Davutoğlu’nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
“MUTFAKLARDAKİ KARA KIŞ ÇOK DAHA SERT GEÇTİ”
Kuvvetli bir ramazana giriyoruz. Halkımız birinci sefer bu kadar derin bir biçimde iftar sofrası, sahur sofrası hazırlama telaşı ortasında. Çok güç günler yaşandı geçmişte ülkemizde. Lakin bu kadar ağır geçim problemiyle halkımızın büyük bir buhrana sürüklendiği kara kışı az gördük. Kış sert geçti fakat mutfaklardaki kara kış epeyce daha sert geçti.
Bugün biz burada bu çalıştayı yaparken hem sokak işçilerinin birebir vakitte bütün bu yanlış siyasetler kararı darboğaza ve buhrana girmiş halkımızın sözcülüğünü yapmak istiyoruz.
“SOKAK İŞÇİLERİ TASFİYE EDİLMESİ GEREKEN BİR MARJİNAL KÜME MU?”
Siyaset şayet halkın ortasından ve halkla birlikte yapılırsa manalı ve onurlu bir meşgaledir. Fakat siyaset güç devşirme, güç biriktirme ve çıkar oluşturma gayreti olarak yürütülürse işte o siyaset kirli bir siyaset haline dönüşür.
Sokak işçileri, bu onurlu beşerler anormallik mi? Tasfiye edilmesi gereken bir marjinal küme mu? Yoksa yolsuzluk çarkları içerisinde bir gecede milyarder olanların olduğu bu dünyada helal rızık kazanmak için tüm gün çalışan onurlu insanların faaliyet alanı mı?
“BİR ANORMALLİKLE KARŞI KARŞIYA DEĞİLİZ”
Biz Gelecek Partisi olarak emeğin her türlüsüne, helal rızkın her çeşidine hürmetle bakıyoruz. Ramazan’ın birinci gününde problem çeken, akşam meskenine iftar götürebilmek için çalışan bütün sokak işçilerini hürmetle, muhabbetle selamlıyorum.
Sokak işçilerinin emekleri bir onur uğraşıdır. Bir anormallikle karşı karşıya değiliz. Tasfiye edilmesi gereken bir kümeyle da karşı karşıya değiliz. ömrümüzün her yerinde olan, her vakit birlikte olduğumuz, kimi vakit de bizim de ortasında olduğumuz bir toplulukla ilgili konuşuyoruz.
“30 TRİLYON DOLARLIK İKTİSATTAN KELAM EDİYORUZ”
Dünya iktisadında 30 trilyon dolarlık bir iktisattan bahsediyoruz. ömrümüzde o kadar iç içeyiz ki hayatımızda.
Sokak işçileri tasfiye edilmesi gereken değil hürmet duyulması gereken ve bütün toplumsal haklara kavuşması gereken bir topluluktur. Onların emeklerini hepimiz hürmetle anmamız ve onların emeklerinin hakkını vermemiz bir insanlık borcumuzdur.
“Açık alınları, bereketli elleri ve kocaman yürekleriyle sokaklarımızda helal rızkın eforunu sürdüren bedelli sokak işçileri, işportacıları, kâğıt toplayıcıları…” diyerek konuşmasına başlayan Davutoğlu, “Sokak işçileri, bu onurlu beşerler anormallik mi? Tasfiye edilmesi gereken bir marjinal küme mu? Yoksa yolsuzluk çarkları içerisinde bir gecede milyarder olanların olduğu bu dünyada helal rızık kazanmak için tüm gün çalışan onurlu insanların faaliyet alanı mı” dedi.
Davutoğlu ayrıyeten merasim daha sonrasında kendisine armağan edilen Atatürk imzalı kalpağı da giydi.
Davutoğlu’nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
“MUTFAKLARDAKİ KARA KIŞ ÇOK DAHA SERT GEÇTİ”
Kuvvetli bir ramazana giriyoruz. Halkımız birinci sefer bu kadar derin bir biçimde iftar sofrası, sahur sofrası hazırlama telaşı ortasında. Çok güç günler yaşandı geçmişte ülkemizde. Lakin bu kadar ağır geçim problemiyle halkımızın büyük bir buhrana sürüklendiği kara kışı az gördük. Kış sert geçti fakat mutfaklardaki kara kış epeyce daha sert geçti.
Bugün biz burada bu çalıştayı yaparken hem sokak işçilerinin birebir vakitte bütün bu yanlış siyasetler kararı darboğaza ve buhrana girmiş halkımızın sözcülüğünü yapmak istiyoruz.
“SOKAK İŞÇİLERİ TASFİYE EDİLMESİ GEREKEN BİR MARJİNAL KÜME MU?”
Siyaset şayet halkın ortasından ve halkla birlikte yapılırsa manalı ve onurlu bir meşgaledir. Fakat siyaset güç devşirme, güç biriktirme ve çıkar oluşturma gayreti olarak yürütülürse işte o siyaset kirli bir siyaset haline dönüşür.
Sokak işçileri, bu onurlu beşerler anormallik mi? Tasfiye edilmesi gereken bir marjinal küme mu? Yoksa yolsuzluk çarkları içerisinde bir gecede milyarder olanların olduğu bu dünyada helal rızık kazanmak için tüm gün çalışan onurlu insanların faaliyet alanı mı?
“BİR ANORMALLİKLE KARŞI KARŞIYA DEĞİLİZ”
Biz Gelecek Partisi olarak emeğin her türlüsüne, helal rızkın her çeşidine hürmetle bakıyoruz. Ramazan’ın birinci gününde problem çeken, akşam meskenine iftar götürebilmek için çalışan bütün sokak işçilerini hürmetle, muhabbetle selamlıyorum.
Sokak işçilerinin emekleri bir onur uğraşıdır. Bir anormallikle karşı karşıya değiliz. Tasfiye edilmesi gereken bir kümeyle da karşı karşıya değiliz. ömrümüzün her yerinde olan, her vakit birlikte olduğumuz, kimi vakit de bizim de ortasında olduğumuz bir toplulukla ilgili konuşuyoruz.
“30 TRİLYON DOLARLIK İKTİSATTAN KELAM EDİYORUZ”
Dünya iktisadında 30 trilyon dolarlık bir iktisattan bahsediyoruz. ömrümüzde o kadar iç içeyiz ki hayatımızda.
Sokak işçileri tasfiye edilmesi gereken değil hürmet duyulması gereken ve bütün toplumsal haklara kavuşması gereken bir topluluktur. Onların emeklerini hepimiz hürmetle anmamız ve onların emeklerinin hakkını vermemiz bir insanlık borcumuzdur.