DEVA Partisi önderi Babacan’ın konuşmasından öne çıkanlar şu biçimde:
“Bakın bizim ortamızda bariyer falan yok, sarılıyoruz, tokalaşıyoruz. Biz eşitliğin türküsünü her lisanda söylemek için buradayız. İnşallah Dersim’in devası olacağız. Bizim maksadımız lisanı, dini, görüşü ne olursa olsun her insanın eşit muamele gördüğü bir ülkedir. Demokratik bir ülke kimseyi ötekileştirmez.
Ülkede önemli bir demokrasi açığı var, onu kapatmadan bütçe açığını kapatamazsınız. Talimat vererek ekonomiyi düzeltemezsiniz.
Bakın burası, Dersim. Tarih boyunca epey büyük acılar yaşadı, yasaklara maruz kaldı. Biz neyin hak neyin imtiyaz olduğunu biliriz. İmtiyaz istemiyoruz, hak terazisinde eşitlenmek istiyoruz.
Cesur ve samimi olmadan hiç bir şeyi çözemezsiniz, Ankara yapamıyor lakin biz yapacağız. Bütün yaraları saracağız. Biz yapacaklarımız için yol da gösteriyoruz. Şayet iktidar Alevi vatandaşlarımızın sıkıntılarını çözmek istiyorsa ayrımcı hissettiren hiç bir uygulamaya müsaade etmeyecek. Devletin nazaranvi insanların hayatını şekillendirmek değil, her insanın istediği biçimde yaşayabileceği bir ortamı yaratıp özgürlüğü garanti altına almak. Sen kimin hakkını alıp veriyorsun? O aslına bakarsan onun, senin haddine mi! Kimsenin hayat biçimine karışılmamasını garanti edeceksin.
Alevilerin kamu kurumlarında iş bulurken zorlandığını biliyoruz. Kamuda işe alımlarda mülakatı kaldıracağız biz, tahlil orada. Zira mülakat devletin işine gelmeyeni işe almama düzeneğine dönüştü. Biz mülakatı kaldıracağımızı parti planımıza almıştık, altılı masada da yer verildi.
YÖK’ü kaldıracağız, bizim planımızdı. Altılı masanın ortak metnine de aldık. Bu taahhüt artık bizim değil, altılı masanın. İşi sağlama aldık.
Bizim 85 milyonun kendisini özel hissetmesi için yapacağımız fazlaca işimiz var. Cemevlerinin, mescitlerin yararlandığı şeylerden yararlanmasını sağlayacağız. Maddi imkanları da, imar planlarında da. Diğer türlü adil devlet olamazsınız.”
“Bakın bizim ortamızda bariyer falan yok, sarılıyoruz, tokalaşıyoruz. Biz eşitliğin türküsünü her lisanda söylemek için buradayız. İnşallah Dersim’in devası olacağız. Bizim maksadımız lisanı, dini, görüşü ne olursa olsun her insanın eşit muamele gördüğü bir ülkedir. Demokratik bir ülke kimseyi ötekileştirmez.
Ülkede önemli bir demokrasi açığı var, onu kapatmadan bütçe açığını kapatamazsınız. Talimat vererek ekonomiyi düzeltemezsiniz.
Bakın burası, Dersim. Tarih boyunca epey büyük acılar yaşadı, yasaklara maruz kaldı. Biz neyin hak neyin imtiyaz olduğunu biliriz. İmtiyaz istemiyoruz, hak terazisinde eşitlenmek istiyoruz.
Cesur ve samimi olmadan hiç bir şeyi çözemezsiniz, Ankara yapamıyor lakin biz yapacağız. Bütün yaraları saracağız. Biz yapacaklarımız için yol da gösteriyoruz. Şayet iktidar Alevi vatandaşlarımızın sıkıntılarını çözmek istiyorsa ayrımcı hissettiren hiç bir uygulamaya müsaade etmeyecek. Devletin nazaranvi insanların hayatını şekillendirmek değil, her insanın istediği biçimde yaşayabileceği bir ortamı yaratıp özgürlüğü garanti altına almak. Sen kimin hakkını alıp veriyorsun? O aslına bakarsan onun, senin haddine mi! Kimsenin hayat biçimine karışılmamasını garanti edeceksin.
Alevilerin kamu kurumlarında iş bulurken zorlandığını biliyoruz. Kamuda işe alımlarda mülakatı kaldıracağız biz, tahlil orada. Zira mülakat devletin işine gelmeyeni işe almama düzeneğine dönüştü. Biz mülakatı kaldıracağımızı parti planımıza almıştık, altılı masada da yer verildi.
YÖK’ü kaldıracağız, bizim planımızdı. Altılı masanın ortak metnine de aldık. Bu taahhüt artık bizim değil, altılı masanın. İşi sağlama aldık.
Bizim 85 milyonun kendisini özel hissetmesi için yapacağımız fazlaca işimiz var. Cemevlerinin, mescitlerin yararlandığı şeylerden yararlanmasını sağlayacağız. Maddi imkanları da, imar planlarında da. Diğer türlü adil devlet olamazsınız.”