DEVA Partisi Genel Lideri Ali Babaca, Şanlıurfa Viranşehir’de konuşuyor.
Babacan’ın konuşmasından öne çıkanlar şu biçimde:
“Bugün bu kadar uzun yıllar ülkeye hizmet edip alnım açık, başım dik gezebiliyorum, hamdolsun. Bakın ekonomiyi kurtaracağız diye yeni bir proje deklare ettilar, kur muhafazalı mevduat hesabı. Sayın Erdoğan çıktı, bankada TL’si olanlar ziyan ediyor dedi, buna dur diyeceğiz dedi.
10 günde ödedikleri 11 milyar biliyor musunuz? Ödedikleri faiz 3 ayda 80 milyar. Bu adalet mi? Toplumsal devlet bu mu?
Bu yılın bütçesinde faiz 240 milyar, tarım takviyesi 109 milyar. Sizin önceliğiniz bu mu? Benim çiftim mağdur olmuyor mu bu biçimde? Devlet yönetmek bu mu? Madem kur artınca bankada parası olanlar mağdur oluyor, kur artınca çiftçi takviyesini de artır. Ancak yapmaz. Zira etrafındakilerin parası var, o da parası olanın parasına para katıyor.
Keçiören’de otururken komşuları vardı, su faturasını gösteriyordu. Artık komşusu yok, hiç bir şeyden haberi yok.
Biz tüm bunları çözeceğiz. Hoş bir grubumuz var, ben her şeyi biliyorum demiyorum lakin bilenlerle çalışıyorum.
Erdoğan döviz kurunu patlattı, A’dan Z’ye her şeye artırım geldi. O günden beri dikiş tutmuyor ülke. İktisat diye bir ilim var. Lakin yanında da hakikat beşerler yok. Yanında gözleri pırıltılı beşerler var. Bizim üzere gelmiyorlar buralara, geldiklerinde yanlarında bir sürü siyah otomobil oluyor, dokunamıyorsunuz, ulaşamıyorsunuz.”
Babacan’ın konuşmasından öne çıkanlar şu biçimde:
“Bugün bu kadar uzun yıllar ülkeye hizmet edip alnım açık, başım dik gezebiliyorum, hamdolsun. Bakın ekonomiyi kurtaracağız diye yeni bir proje deklare ettilar, kur muhafazalı mevduat hesabı. Sayın Erdoğan çıktı, bankada TL’si olanlar ziyan ediyor dedi, buna dur diyeceğiz dedi.
10 günde ödedikleri 11 milyar biliyor musunuz? Ödedikleri faiz 3 ayda 80 milyar. Bu adalet mi? Toplumsal devlet bu mu?
Bu yılın bütçesinde faiz 240 milyar, tarım takviyesi 109 milyar. Sizin önceliğiniz bu mu? Benim çiftim mağdur olmuyor mu bu biçimde? Devlet yönetmek bu mu? Madem kur artınca bankada parası olanlar mağdur oluyor, kur artınca çiftçi takviyesini de artır. Ancak yapmaz. Zira etrafındakilerin parası var, o da parası olanın parasına para katıyor.
Keçiören’de otururken komşuları vardı, su faturasını gösteriyordu. Artık komşusu yok, hiç bir şeyden haberi yok.
Biz tüm bunları çözeceğiz. Hoş bir grubumuz var, ben her şeyi biliyorum demiyorum lakin bilenlerle çalışıyorum.
Erdoğan döviz kurunu patlattı, A’dan Z’ye her şeye artırım geldi. O günden beri dikiş tutmuyor ülke. İktisat diye bir ilim var. Lakin yanında da hakikat beşerler yok. Yanında gözleri pırıltılı beşerler var. Bizim üzere gelmiyorlar buralara, geldiklerinde yanlarında bir sürü siyah otomobil oluyor, dokunamıyorsunuz, ulaşamıyorsunuz.”